En Çok Merak Edilen Sorular
Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan Anne Sütü Saklama Talimatı kitapçığına göre anne sütü; oda sıcaklığında(19-26°C) 3 saat, buzdolabında(0-4°C) 3 gün, derin dondurucuda(-18°C) 3 ay boyunca saklanabilmektedir. Küçük bir etiket ile sütü sağdınız tarihi ve saati kapların üzerine yapıştırarak, takibini yapabilirsiniz.
Bebeğin son derece uyumlu olduğu ve yabancılara karşı tepkilerinin henüz şiddetlenmediği 6-9 aylık dönem ilk muayene için en uygun zamandır. Bebeğinizi en geç 12. ay civarında göz kontrolüne götürmelisiniz. Amerikan Çocuk Doktorları Birliği bebeklerde göz kontrollerinin 12-24 ay arasında yapılmasını önerirken, diğer gelişmiş ülkelerde ilk göz muayenesi 6 ay-36 ay arasında yapılır.
Bebeklerde ateş ölçümü genelde ağız yoluyla, koltuk altından ve kulaktan yapılmaktadır. 2 yaş ve üzeri çocuklarda ise genellikle koltuk altından ateş ölçümü yapılmaktadır.
Bebek için en uygun oda sıcaklığı 22-23 derecedir.
Yeni doğan bir bebeğin giyim şekli ortamın sıcaklığına göre ayarlanabilir olmalıdır. Yani oda sıcaklığı arttıkça bir kat azaltılabilmeli veya ısı azaldıysa bir kat artırılabilmelidir. Normal doğum tartısıyla doğmuş bir bebek sizden bir kat fazla giyinmesi yeterlidir. Özellikle tek kat kalın bir giysi yerine ince kat kat giydirmek daha doğrudur.
Gebelik sürecinde diğer vitaminler gibi K vitamini anneden bebeğe geçmez. Bu sebeple doğumdan hemen sonra bebeğe K vitamini verilir. K vitamini kanamayı önleyen pıhtılaşmayı sağladığı için oldukça önemlidir.
Bebeklerde normal yürüme zamanı 12-18 ay aralığındadır ama bazı bebekler 12. aydan erken de yürüyebilir. Yürümek, kaba motor gelişimi ile ilgilidir ve her bebekte farklılık gösterir. Her bebeğin gelişimi farklıdır ve bu sebeple bebeğinizin geç kaldığını düşünüyorsanız doktorunuza danışmalısınız.
Hıçkırığın sebebi karın boşluğu ve göğüs boşluğu arasındaki diyaframın kasılmasıdır. Yeni doğan ve daha büyük bebeklerin sıklıkla hıçkırması normaldir ve sindirim sisteminin gelişiminin yolunda gittiğini gösterir. Bebeğin beslenirken çok fazla hava yutması, doyması veya gazının olması hıçkırığa neden olur.
Bebeklerde görülen sarımsı renkte saç derisi pullanması konak olarak adlandırılır. Özellikle yeni doğan bebeklerde oluşan konak, kabuk şeklindedir ve bazı zamanlar kızarıklığa sebep olan bir tabaka halinde görülebilir. Bazı bebeklerde ilk 3 aydan sonra başlayarak, 1 yaşına kadar devam edebilir. Bazılarında ise 6. aydan sonra kendiliğinden yok olur. Nadiren de olsa 1 yaşına kadar devam ettiği görülmüştür.
Doğum itibariyle bebeğe 400 ünite D vitamini verilmesi bebeğin kemik gelişimi için mutlaka gereklidir. Vitamin takviyesi ve tüm detayları mutlaka süreci takip eden çocuk doktorunuza danışın.
Bebeklerde sağlıklı bir ağızda dişler, yaklaşık 6. veya 7. aylarda çıkabilir. Unutmamalısınız ki, her bebek farklı büyür ve farklı gelişim özellikleri gösterir. Bunun için bazı bebeklerin 1 yaşında da ilk diş çıkarması söz konusu olabilir.
Çok sert bir darbe almadıkça bıngıldağa dokunmanın bebeğe hiçbir zararı yoktur. Bıngıldak sanıldığı kadar hassas ve az korunaklı bir bölge değildir. Çok ağır bir darbe olmadıkça hafif çarpma türü darbelerde hasar görmez. Fakat yine de bebeklerin bıngıldak bölgelerine karşı hassas ve korumacı davranılmalıdır.
Kafatası birden fazla kemikten oluşmuştur. Anne karnındaki dönemde bu kemikler arasında birleştirici hatlar (suturlar) ve bıngıldak adı verilen baklava dilimi şeklinde bölgeler vardır. Kısacası, bıngıldak kafa kemiklerinin birleşme noktalarının arasındaki bağ dokudan oluşmuş bölgedir.
İlk 6 ayda bebeklerin ana besin ihtiyacı anne sütüdür. Bebekler 2 yaşına kadar anne sütüne ihtiyaç duymaya devam ederler. Fakat bu ihtiyaç 6. aydan sonra ek besinlerle desteklenir. Yani bebeğiniz için 6. aydan sonra ek gıdalara geçebilirsiniz.
Bu dönemde emziren anneler çok gerekli olmadıkça ilaç kullanmamalıdır. İlaç alma durumu söz konusu olduğunda, bir uzman doktora başvurmak ve onun kontrolü altında ilacı almak çok önemlidir.
Emzirmenin annelere birçok yararı vardır. Bunlardan bazıları şunlardır: Emzirme annenin rahiminin eski haline dönmesini hızlandırır. Emziren annelerin doğum sonrası kanama riski önemli ölçüde azalır. Emziren anneler doğum sonrası daha kolay kilo verirler. Emzirme doğal bir gebelikten korunma yöntemidir. Emzirmek anne için doğal bir sakinleştiricidir. Emziren annelerde demir eksikliği anemisi ortaya çıkma riski azalır.
Göbek bağı, doğumdan sonraki 5-15 gün civarında düşebilir. Ancak bebeğinizin göbek bağı daha erken veya geç de düşebilir. Göbeğin zamanından erken düşmesi kanama veya enfeksiyon gibi durumlara neden olabilir, buna dikkat etmelisiniz.
Kolik, ortada görünür hiçbir neden olmadan 3 hafta ya da daha uzun bir süre, haftada 3 gün ya da daha fazla, peş peşe günde 3 saat veya daha fazla devam eden yoğun, yüksek sesli ve sakinleştirilemeyen ağlama nöbetleri olarak tanımlanabilir. Bu nöbetler genelde 2. ve 4. haftalar arasında başlar.
Mastit; memede kızarıklık, şişme, ağrı ve hassasiyete neden olan bir çeşit doku iltihaplanmasıdır. Sıklıkla emziren kadınlarda, genellikle doğumdan sonraki ilk 2 ay içinde gelişir. Mastit, emziren kadınlarda süt kanalının tıkanması ya da bakteriyel enfeksiyon nedeniyle olur.
Bebeğinizi memeden ayırdığınız zamanlarda göğüste süt birikmeleri oluşur. Bu durum süt kanallarınızın tam olarak boşaltılmamasından kaynaklanan bir durumdur.
Yeni doğan bebeklerin henüz ter bezleri gelişmediği için ortam ısısı artıkça terleyemezler ve bu nedenle sıcak onları rahatsız eder, huzursuz olurlar, ağlamaları artar. Bu sebeple bebeğin bulunduğu ortamın sıcaklığına göre kıyafetleri ayarlanmalıdır.
Bebeğin duyularına hitap eden (görme, dokunma, işitme, koku gibi…) oyunlar kurgulanabilir. Bebeğinizle neşeli bir ses tonuyla konuşmak, ona şarkı söylemek, birlikte müzik dinlemek; yeni doğan bir bebekle yapılabilecek en güzel oyun aktiviteleridir.
Bebeğinizin tam olarak gerçek bir banyo yapabilmesi için göbek kordonunun düşmesini beklemek daha faydalı olacaktır. Ancak göbeği düşmeden banyo yaptırmak isterseniz pansuman ettiğiniz göbek kordonunun mutlaka kuru kalmasına özen göstermeniz gerekir. Banyo sonrası havlu ile göbek bağını kurulayabilir hatta saç makinesini kısık ayara alarak uzaktan kurutabilirsiniz. Banyo esnasında göbek kordonunu ıslatmamak için o alanı temiz bir bezle mutlaka kapatmanız gerekir.
. Topuk kanı taraması
. İşitme taraması
. Kalça ultrasonu
. Görme taraması
. Fiziksel temas
. Yumuşak dokunuşlar
. Sakin, huzurlu ve temiz bir ortam
. Anne ve Babası
. Ağladığında hızlıca ihtiyaçlarının giderilmesi
. Acıktığında hızlıca doyurulması
. Aşırı uyarana maruz bırakılmaması
Sakin olun, her fırsatta kendinize mutlaka dinlenmek için zaman ayırın. Yardım talep edin veya yardım teklifi gelirse geri çevirmeyin. Beslenmenize ve mümkün oldukça uykunuza dikkat edin. Her bebeğin gelişiminin farklı olabileceğini unutmayın ve sürecinizi takip eden doktorunuza aklınıza takılan her şeyi mutlaka sorun.
Temiz tutun: Her bez değişiminde göbek kordonu parçasına %70 alkol ile bakım yapılmalıdır. Bakım talimatlarına uygun olarak; kordon, idrar veya kaka ile kirlenmiş veya yapışkan hale gelmişse temiz su (kaynamış, ılımış) ile temizlenmelidir. Sonra emici bir bez ya da kağıt ile ıslaklığını alarak ve havalandırarak kurumasını sağlayabilirsiniz.
Kuru tutun: Göbek bağının kuru kalmasının temeli hava ile temas etmesidir. Bu nedenle bebek bezini, göbek kordonu altında kalmayacak şekilde hafif aşağı doğru kıvırarak bağlayın. Yine sıcak havalarda, hava sirkülasyonunu arttırmak için tulum yerine göbeği açıkta bırakacak tişört kullanabilirsiniz.
Banyo süngerleri: Göbek bağı iyileşme sürecinde banyo süngerleri pratik olabilir. Düştükten sonra bebeğinizi bir bebek küvetinde yıkayabilirsiniz. Göbek bağı kendi kendine düşmelidir, siz koparmak için müdahale etmemelisiniz.